Yüce allah”ehl’i beyt hakkında kur’an’ı kerimin ilgili ayetlerin de; Rasulullaha”de ki: ben,bu tebliğime karşılık yakınlarıma ehl’i beytime meveddetiniz’de (muhabbetin daha şidetli hâli) başka bir karşılık istemiyorum demiştir Bu âyet nâzil olunca ashâp,ya rasulullah allah’ın bize meveddetini emrettiği yakınlarınız kimlerdir?diye sorunca,hazreti rasulullah,Ali Fatima ve onların iki oğlu Hasan ve Hüseyin’dir
buyurmuştur.Yani,Ali,Fatima,
Hasan Hüseyin ve bunların evlatlarıdır.Efendimizin cevabı üzerine,ashâp,yâ rasulallah,onlara nasıl muhabbet edelim ki kabul edilsin?”diye sordular.Hazreti rasulullah şöyle buyurmuştur:”Allah,
beş vakit namazı farz kıldı fakat yolculukta iken iki rekat farz ile kullarına ihsan etti.Orucu hastalık durumunda kaza etmeyi câiz gördü, mali ve kudreti olmayana haccı ve zekàtı teklif etmedi. Bunlar islamın binasıdır.Oysa benim evladıma muhabbet etmek öyle bir farzdır ki,kalbinde biran evladımın muhabbetini ayıran kimse,allah’ın farzını terk etmiş,hakkı koyup bâtıla girmiş olur.
Ey bizim aziz muhatabımız olan alim kardeşlerim malumunuz olsun ki,tüm ilimleri tahsil etsen,asrından senden daha âlim ve faziletli bir kimse olmasa dahi,bu àyeti şerif gereğince evlâd-ı Muhammed’in ve Âl-i Ali’nin ne olduğunu bilmezsen cehennem azâbından kurtulamasın.
Onları ihlas ile sevmezsen,sırâtı geçemezsin.Onlara muhabbet ve meveddetin olmazsa uhrevi cezalarda emin olamazsın tüm dini ilimlerin başı ceddimiz Muhammed Mustafa ve atamız Aliyye’l-Murtaza’dır.Mumlarınız bizim nurumuz ile aydınlanır hanedanlarınız bizim adımız ile gül bahçesi olmuştur bizim ilmimizin şerefi bize yeter,size riâyet etmenin faydası nedir?demek bir kimsenin üstadına muhalefet etmesi gibidir.